Kültürel Miras ve Koruma: Kim İçin? Ne İçin?’de Asu Aksoy ve Burçin Altınsay, Ayasofya’da ağır tonajlı araç ve ekipman görüntülerinin yarattığı tepkinin ardından Bakanlığın açıkladığı “Mimar Sinan’dan bu yana en kapsamlı restorasyon” sürecini Prof. Dr. Zeynep Ahunbay ile gündeme alıyor; 1990’lardaki Ayasofya koruma–restorasyon programının yaklaşımını, o dönemin önceliklerini ve bugün Ayasofya’nın koruma gündeminin en kritik başlığını konuşuyorlar.
Geçtiğimiz günlerde Dünya Mirası anıt eser Ayasofya’nın içine girmiş ağır tonajlı kamyonların ve çelik ekipmanların fotoğrafları sosyal medyada büyük bir tartışma yarattı. Görüntüler gerçekten şok ediciydi. Ardından Vakıflar Genel Müdürlüğü ve Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy tarafından bu araçların ve kurulacak olan çelik konstrüksiyonun yükünü kaldıracak özel bir platformun mekanın tabanında yerleştirildiği dolayısıyla bu araçların yapıya ya da zemine zarar vermesinin söz konusu olmadığı açıklandı.

Bu vesilesiyle Bakan Mehmet Nuri Ersoy’un ifadeleriyle Ayasofya’da “Mimar Sinan'dan bu yana gerçekleştirilen en geniş çaplı restorasyon sürecini”nin başlatıldığını öğrendik. 2023’te temelleri atılan bu süreçte bugün minarelerin ve kubbenin restorasyonuna odaklanıldığını anlatan Ersoy, öncelikli konunun deprem güvenliği olduğunu vurguladı. Bu kapsamda Bakan Ersoy’un açıklamalarından ana kubbede geniş çaplı bir çalışmanın başlayacağını öğreniyoruz. Bakan Ersoy, ana kubbeyle ilgili olarak uzmanların, bu yapı parçasının güçlendirilmesi gerektiğini belirlediğini söyleyerek, yapılan ve yapılacak uygulamaları açıkladı. Buna göre, 'kubbenin dış yüzeyindeki kurşun kaplama yenilenecek ve güçlendirme çalışmaları yapılacak. Kubbede iç mekanda yer alan hassas mozaiklerin zarar görmemesi ve çalışmaların sağlıklı yürütülmesi için kubbe üzerine çelik konstrüksiyon ve koruyucu brandadan geçici bir örtü sistemi' kurulmuş. Bu çalışmalarla eş zamanlı olarak 'iç mekândaki mozaik restorasyonları' işine de girişildiğini anlıyoruz. Mozaik restorasyonları için Bakam Ersoy, “43,5 metre yüksekliğinde, ibadetleri aksatmayacak şekilde bir çelik platform sistemi inşa edeceklerini, ayrıca çalışmaların hızlanması için kule vinç kurulduğunu” anlattı.

Biz de bu konu üzerine İTÜ Mimarlık Bölümü Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeynep Ahunbay ile bir araya geliyoruz. Ahunbay, Ayasofya’da 1990’larda yürütülen restorasyon çalışmalarında doğrudan rol almış, 1993’ten 2024’e kadar da Ayasofya Bilim Kurulu üyeliği yapmış bir kültürel miras, koruma ve restorasyon uzmanı. Kendisine 1990’larda yürütülen Ayasofya koruma ve restorasyon programının ayrıntılarını soruyor; bu dönemde korumaya yönelik öne çıkan temalar ve önerilerin neler olduğunu, nelerin uygulamaya geçirildiğini, 1990’larda başlatılan bu koruma programının ileriki dönemlerde nasıl devam ettirildiğini ve bugün Ayasofya’nın koruma gündeminin en önemli konusunun ne olduğunu öğreniyoruz.


